Goncagül Kemancı

Hayatta Kalmanın Suçluluğu

hayatta kalmanın suçluluğu

HAYATTA KALMANIN SUÇLULUĞU

Hayatta kalmanın suçluluğu (Survivor guilt), son zamanlarda ülkece yaşadığımız deprem ile alakalı önemli kavramlardan biri. Depremi yaşayanlar kadar dışardan izleyen vatandaşlar da bundan psikolojik olarak etkilenebilmektedirler. İnsanlar büyük bir felaket yaşarlarken kendi hayatlarını, yakınlarının hayatlarını bunların yanında mal varlıklarını ve yaşadığı, güvende olduğu alanları kaybetmesi kendileri için büyük bir acıyken onları sosyal medyadan takip eden, yardım etmeye çalışan insanlar da bu durumdan etkilenmektedirler.

Kişiler duygusal olarak kendilerini utanç, üzüntü, suçluluk hissederken bulabilir. Bu duruma hayatta kalmanın suçluluğu (survivor guilt) denmektedir.

Kişiler kendilerine bir takım sorular sorarlar:

“Onların acıları varken, evleri yerle bir olmuşken, hayatlarını kaybetmişlerken, ben nasıl utanmadan yemek yiyebiliyorum ?”

“Akşam rahatça uyuyabiliyorum ?”

“Sıcak evimde nasıl rahat oturabiliyorum ?”

“İnsanlar sevdiklerini kaybetmişlerken ne kadar şanslıymışım sevdiklerimle iletişim kurabiliyorum.”

gibi düşüncelerle sahip olduklarından kişiler suçluluk duyarlar.

Normal mi ?

Travma yaratabilecek bu tür olaylarda bu tarz duyguları hissetmek normaldir. İnsanlar bu noktada bir mantık aramaktadırlar ve neden kendileri değil de diğer insanların başına bunun geldiğini sorgulamaktadırlar. Bir cevap bulamamak onları zihinsel geviş getirmeye (ruminasyon) götürebilir çünkü kişi ne kadar düşünürse düşünsün mantıklı bir nokta bulamaz.

Hayatta kalan bunlardan dolayı suçluluk yaşar ve üzüntü, çaresizlik, suçluluk duyguları birbirine karışır. Depresif eğilimlere daha çok yatkınlaşır. Psikolojik bağışıklığı ve sağlamlığı düşer.

Ne yapmalıyız ?

İnsanlarla iletişiminizi kesmeyin.

Böyle durumlarda duygu ve düşüncelerinizi diğer insanlarla paylaşmaktan çekinmeyin. Diğer insanlar da bu tarz duygu ve düşüncelere sahip olabilir. Ortak payda bulmak ve bunları paylaşmak dünya üzerinde yalnız olmadığınızı ve duygudaşlığın rahatlığını hissetmenize yardımcı olur. Bu da sizi olumlu yönde etkiler.

Psikolojik sağlamlığınızı koruyun.

Şunu kabul etmek gerekiyor ki mantık aramak sağlıklı zihin fonksiyonlarından biridir ancak bazı durumlar ve bazı soruların hiçbir zaman tatmin edici sonuçları olmayacaktır. Bunu kabul etmek baş etme becerilerinizi daha yararlı noktalara doğru harekete geçirecektir.

Desteğinizi verin.

İnsanları önemsemeniz ve onlara elinizden geldiğince destek olmanız sadece onlar için değil sizin için de rahatlatıcı olacaktır. Bazı durumlarda kişiler başkalarına yardım ederek durumların üstesinden gelirler.

Uzman desteğine başvurun.

İnsanlar bazı durumlarla tek başlarına baş edemeyebilirler. Bu çok normaldir, böyle durumlarda uzman desteği almaktan kaçınmayın.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir